Tiyatro, sinema, dizi oyuncusu, yazar ve eğitmen Can Gürzap’ın ölüm haberini alınca ilk aradığım kişi Halit Refiğ’in eşi Gülper Refiğ’di. Çünkü Gülper Refiğ, eşinin yönettiği TRT’nin olay dizisi ‘Yorgun Savaşçı’nın çekildiği 1979’dan beri dostlukları süren ve Sapanca’daki yazlıktan komşusu olan sanatçıyı en iyi tanıyanlardan biri…
Telefonu açınca kendimi tanıtıp, baş sağlığı dilediğim Gülper Hanım’ın ilk sözleri şunlar oldu:
“Can, daha üç gün önce aradı beni. ‘Yorgun Savaşçı’nın CD’lerini biri benden alıp, geri getirmemişti. Bir yıldır konuşuyorduk bu konuyu Can’la… Hep, ‘Bendeki kopyaları sana yollayayım’ diyordu, ama çeşitli sebeplerle bu olmuyordu. Üç gün önce arayıp, ‘Yorgun Savaşçı’nın kopyalarını sana yollamadım değil mi? Dur bir bakayım bunlar nerede?’ dedi, aradı, buldu ve o CD’leri bana yolladı. Bugün acı haberini aldım, bu nasıl bir tesadüftür bilmiyorum?”
Gülper-Halit Refiğ
Temmuz 2018’de Sapanca’da yolun karşısına geçerken 21 yaşındaki Suriyeli’nin kullandığı plakasız motosikletin çarpıp, onu sürüklemesinden sonra eski sağlığına kavuşamadığını anlatan Refiğ, sözlerini şöyle sürdürdü:
“O kazadan sonra demans sorunu yaşadığı için en büyük aşkı olan tiyatrodan mahrum kaldı, dizilerde oynayamadı. Sağlık sorunu yüzünden son yıllarda çok zayıfladı.”
‘Yorgun Savaşçı’ setinde Can Gürzap ve Halit Refiğ.
Tarihe geçen dizi
Kemal Tahir’in aynı adlı eserinden, Halit Refiğ’in yönetmenliğinde TRT için çekilen ‘Yorgun Savaşçı’, iki nedenle televizyon tarihine geçen ilk dizidir.
12 Eylül 1980 darbesini yapanların ‘sakıncalı’ bulduğu dizi, Kenan Evren’in talimatıyla 1983’te askeriyeye ait bir fırında yakıldı.
Star TV, TeleOn ve Show TV’nin ardından Türkiye’nin dördüncü özel televizyonu olan HBB, yakılan ‘Yorgun Savaşçı’nın yenisini çekip, yayınlayacağını açıklayınca TRT sürpriz bir hamle yaptı. TRT, arşivinde bulduğu bir kopyayı HBB ile aynı gün ve saatte yayınladı.
TRT’deki ‘Yorgun Savaşçı’nın yönetmeni Halit Refiğ, HBB dizisinin yönetmeni Tunca Yönder’di. ‘Yorgun Savaşçı’nın kanalı ve yönetmenleri farklıydı, ama dizinin değişmeyen tek ismi başrol oyuncusu Can Gürzap’tı…
Sekiz bölüm dört yılda çekildi
Eşi Halit Refiğ’in 1979’da başladığı sekiz bölümün çekimlerinin; terör olayları, sıkıyönetim ve askeri darbe yüzünden 1983’te bittiğini belirten Gülper Refiğ, ‘Yorgun Savaşçı’nın başrol oyuncusu Can Gürzap’ın bu süreçte yaşadıklarını ise şöyle anlattı:
“Terörün en şiddetli olduğu 1979’da çekimler başlamıştı. Günde 15-20 kişi öldürülüyordu. Bizim setten tehdit edildikleri için çok bırakan oldu. 12 Eylül Darbesi olunca da bizim ekipten sendikalı olanlar hapse atıldı. Geri kalanların çoğu korkup, kaçtı. Ama Can Gürzap kaçmadı… Eşimi hiç yalnız bırakmadı, adeta kelle koltukta çalıştılar. Eşim sık sık seti bırakmak zorunda kalıyordu. Can da ne yapsın? Dizinin başrol oyuncusu…
‘Cehennem Yüzbaşı Topçu Cemil’ olarak her sahnede var. Çekimler durunca soruyordu, ‘Abi bıyıklarımı keseyim mi?’ diye. Eşim ‘Kes Can’cığım’ demesine rağmen, kesmedi. Can o sıralar çok popüler olduğu için başka teklifler de aldı, ama kabul etmedi ve ‘Yorgun Savaşçı’yı bekledi. Beş yıla yakın bir aradaydık, bir gün olsun o zarafetini, o inceliğini bırakmayan, yeri doldurulamayacak bir insandı Can. Mekânı cennet olsun.”
Can Gürzap için bugün Taksim Atatürk Kültür Merkezi’nde bir tören düzenlenecek. Usta sanatçı, Taksim Camii’ndeki cenaze namazının ardından ise Sapanca’daki Kırkpınar Mezarlığı’nda aile kabristanına defnedilecek.
Can Gürzap’tan geriye kalanlar
Can Gürzap’ın yazdığı kitaplardan birini yıllar önce okuduğum geldi aklıma, aradım ama bulamadım.
D&R’dan Nalan Demircioğlu’nu aradım, kitabın bana en yakın hangi şubede olduğunu sordum. Demircioğlu’ndan kitabın Ataşehir Metropol’de olduğunu öğrenince D&R’ın yolunu tuttum.
D&R’dan aldığım Remzi Kitabevi’nden Eylül 2022’de çıkan Can Gürzap’ın ‘Söz Söyleme ve Diksiyon’ kapağında ‘29. Basım’, içindeyse 2 bin adet basıldığı yazıyordu.
Diksiyonu, güzel Türkçesi ve örnek kişiliğiyle Can Gürzap da yeri doldurulamayacak sanatçılarımızdan biri…
Sanatçı, ardında eserlerini ve yetiştirdiği öğrencilerini bırakarak gitti.
Türkiye’de Can Gürzap’ın ‘Dil, İnsan, Konuşma/Topluluk Önünde Konuşma, Diksiyon, Dinleme ve Söyleyiş Yanlışları’ yazdığı kitabına 29 baskı yaptıran bir potansiyelin olması toplumun adına umut verici değil mi?
Google’da Gürzap’ın yazdığı kitap sayısı üç görünüyor, ama tam öyle değil. ‘Söz Söyleme ve Diksiyon’ sanatçının ilk kitabı ‘Konuşan İnsan’ın genişletilmiş hali. Gürzap’ın ‘Perde Arkasından Devlet Tiyatrosu Gerçeği’ adlı bir kitabı daha var.
‘Hep bilimi seçtim, ama şans da önemli’
Can Gürzap’ın ‘Konuşan İnsan’ın önsözünde olmayan, geniş versiyonu ‘Söz Söyleme ve Diksiyon’a eklediği şu bölümdeki zarifliğine bakar mısınız?
“İnsanın başarılı olabilmesi için kendine vermesi gereken emeği ve yapması gereken bilgi yatırımlarını dile getirdim, bir şeyden söz etmedim:
Şans faktörü…
Yaşamım boyunca yaptığım gözlemlerden, şansın insan hayatında zaman zaman önemli bir etkiye sahip olduğuna tanık oldum. Kendime kılavuz olarak her zaman bilimi seçmeme rağmen, bazı insanların yıldızlarının daha parlak olduğunu kabul ettim. Ama, bu kitapta şans konusunu ele almadım. Çünkü bu benim bilgim dışında kalan bir konu.”
GÜNÜN SÖZÜ
“Bir kadının yapabileceği en büyük hata, kendisi elde edebilecekken, hayalini kurduğu dünyayı bir erkeğin yaratmasını istemektir.” (Anais Nin)